Kuş tüyü yatakta cennet arayan Araplar, Müslümanlar…
Filistin’de GAZZE’de… Mazlumlar, zülüm altında adalet arıyor…
Çanakkale Savaşı, bir milletin var olma ile yok olma savaşıdır. Kahraman milletimiz, Çanakkale’de yedi düvele karşı savaştı. Dünya tarihine yazılmış en büyük zaferdir. Türk milletinin kendi topraklarında asla ve asla yenilemeyeceğinin tüm dünyaya ilanı ve kanıtıdır.
Bu yedi düvel içerisinde, İngilizler tarafından kullanılan Siyonist Katır Birlikleri, Yahudi askerlerin yer aldığı bir birlik olarak dikkat çeker. Bu birlik, 1915 yılında Gelibolu Yarımadası’nda İngiliz ve Fransız kuvvetlerinin yanında Osmanlı İmparatorluğu’na karşı savaşmıştır. Siyonist Katır Birlikleri, çoğunlukla Yahudi göçmenlerden oluşan ve İngiliz ordusunun lojistik destek görevlerini yerine getiren bir birimdir. Bu birlik, katırlarla malzeme taşıma ve cephe hattındaki askerlerin ihtiyaçlarını karşılama görevini üstlenmiştir.
Birliğin oluşturulmasında, Siyonist hareketin liderlerinden olan Vladimir Jabotinsky’nin önemli bir rolü vardır. Bu birlik, Yahudilerin kendi ordularında savaşabilmesi ve bağımsızlık mücadelesi verebilmesi fikrini desteklemek amacıyla kurulmuştur. En büyük hedefleri Osmanlıyı yıkmak, parçalamak, yok etmek ve Osmanlı yurtlarına çökmektir. Nitekim böyle de olmuştur. Bugün kanın oluk oluk aktığı, gözyaşının dinmediği fitne fücur yuvalarına dönüşen topraklar bir zamanlar Osmanlı adaletiyle, tüm insanlığı kucaklayan İslam medeniyetiyle taçlanmıştı.
Dün Çanakkale’de yedi düvelle çarpışan yiğit kahramanlar bugün Gazze’de, yedi düvelin yanı sıra kendini Müslüman sanan aciz, zavallı, Siyonist’e köle olmuş kuklalarla da mücadele ediyor. Çanakkale ruhu ile bugün Gazze de kahramanca direnen mücahitlerle, ölümü öldüren kadın, çoluk çocuk topyekûn direnen korkusuz cengâverlerle anılmaktadır.
Bazı mandacı zihniyetler, cihadın ne demek olduğunu idrak edemeyen kesimler, siyonist uşaklığını medeniyet sanan kendini bilmez mason müsveddeleri, kendini aydın, ilerici sanan ölü eti yiyen yamyamlar, bebek kanı ile beslenen vampirler, korku imparatorluğu kurarak insanları sindiren, algı operasyonları ile akı kara, karayı ak gösteren Siyonist uşağı FETO, İŞİD, PKK, piyonları…
Yurdunu savunan insanları Mücahitleri terörist görüyorlar…
Dün Osmanlı’ya silah çeken Siyonist’i dost görüyorlar…
Topraklarını ve vatandaşlarını koruma mücadelesi veren bir kurtuluş ve mücahitler grubu olan Hamas’a terör örgütü diyorlar.
İzzeddin el-Kassam Tugayları’na hain diyenler İslam topraklarını işgal edenleri medeni görüyorlar…
Niçin…
Heyhat…
Aslı hu nesli hu…
Türkçe anlamayanlara bunu İngilizce söyleyelim belki İLERİCİ kafaları alır..!
*Leopards don’t change their spots*
“Leoparlar beneklerini değiştirmez.”
*A wolf in sheep’s clothing*
“Koyun postuna bürünmüş kurt.”
*The apple doesn’t fall far from the tree*
“Elma ağaçtan uzağa düşmez.”
Bizde bir benzeri; “Armut dibine düşer”
*Blood will tell*
“Kan kendini belli eder.”