Uzman Diyetisyen Şükrü Can Gülşen konu hakkında önemli bilgiler verdi.
Nisan ayının başıyla haziran ayının sonuna kadar hasat edilen karadut, tropik ve subtropik iklim bölgelerinde yetişebilen bir meyve türüdür.
Yararlarının bilinmesiyle arzı ve tüketimi her geçen gün artan karadut, pembeye çalan mor rengi, ağızda yumuşak ve hemen dağılması, muhteşem aroması ve kokusuyla biyoyararlılığı yüksek elzem besinler arasına girmesi gereken nadir gıdalardan biridir.
Karadut faydaları;
– İçeridiği multivitaminlerle bağışıklığı korur, hastalıkları karşı tam bir koruma kalkanı olur
– Tip1-Tip2 Diyabeti yani halk dilinde şeker hastalığını önler.
– Besin değeri yüksekliği, lifli yapısı ve içerdiği Aminoasitler sebebiyle kan şekerini düzenler. Tip1 ve Tip 2 Diyabeti önler.
– İçeriğinde Elajik Acid adı verilen mucizevi bir madde bulunmaktadır. Bu madde Antioksidan, Anti-Mutajen Ve Anti-Kanser özelliklerine sahiptir. Çalışmalar, meme, yemek Borusu, deri, kolon, prostat ve pankreasın kanser hücreleri üzerinde Anti-Kanser aktivitesi olduğunu göstermiştir.
-Kanı temizler. Demir Ve K1 vitamini açısından çok besleyici olduğundan kan hücrelerini korur ve yeni kan hücreleri oluşturur.
– Cildi güzelleştrir. İçerdiği Beta Karoten, Retinol, Tocopherol, B3 ve B6 vitaminleri sebebiyle cilt pigmentlerini besler ve yeni cilt hücrelerinin çıkmasını hızlandırır.
-Ağrı kesici özelliğe sahiptir. Sadece meyvesi değil, yaprağıda adet sancısı gibi yoğun ağrıları azalttığı için mükemmel bir ağrı kesicidir.
-Yarayı hızlı iyileştirir. İçeridği K vitamini ve demir sebebiyle yeni hücre oluşumunu artırır. Ölü hücreleri inhibe ederek, yeni deri hücrelerinin meydana gelmesiyle yaranın düzelme hızını artırır.
-Dişleri, kemikleri ve saçları güçlendirir.
Günlük 1 Sb karadut mevsim haricinde de 1 Çb Karadut kurusunu tüketmelisiniz. Unutmayın şifa doğada, doğal beslenin sağlıklı kalın.