Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri, aralarında Fransa, Avusturya, İtalya ve Belçika’nın en büyük federal bölgesi Flanders’ın da bulunduğu pek çok AB ülkesinde aşırı sağın kazandığı yerel zaferlere rağmen hiçbir değişiklik getirmedi.
Açıklanan ön seçim sonuçlarına göre, Avrupa Parlamentosu yapısındaki uluslarüstü siyasi gruplar veya partiler arasındaki genel güç dengesi, Yeşiller’in dördüncü sıradan altıncı sıraya düşmesi dışında hemen hemen hiç değişmedi.
Tass Haber Ajansı’na göre birinci sırayı Avrupa Halk Partisi (EPP) aldı, iki sağ kanat konumlarını biraz iyileştirdi, ancak yalnızca dördüncü ve beşinci sırada kaldılar ve Avrupa Parlamentosu’nun kararlarını etkilemeleri pek olası değil.
EPP üyesi olan Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen şimdiden zaferini ilan etti ve Haziran sonunda yapılacak AB zirvesinde yeniden atanacağından emin olduğunu söyledi. Ona göre, Avrupa Parlamentosu’ndaki yeni çoğunluk yalnızca önde gelen partiler tarafından oluşturulacak ve “Avrupa yanlısı ve Ukrayna yanlısı” kalacak.
Avrupa’nın iktidar partisi EPP, 2019-2024 AP’sinde 705 sandalyenin 177’sine karşılık 720 sandalyenin 189’unu alarak konumunu güçlendirdi. Geriye kalan önde gelen partiler bir miktar zemin kaybettiler ancak genel güç dengesi hemen hemen değişmedi.
Sosyalistler 135 milletvekiliyle ikinci sıradaydı ve hâlâ da öyle; son seçimlerde 140 milletvekili aldılar. Üçüncü sırada Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Rönesansı da dahil liberaller var. Liberaller geçen seferki 102’ye kıyasla 83 sandalye aldı.
Dördüncü sırada 72 sandalyeyle (son AP’de 68) ılımlı sağcılar yer alırken, beşinci sırada ise 58 (bir önceki 49) sandalyeyle Fransa Ulusal Mitingi’nin de içinde bulunduğu Kimlik ve Demokrasi fraksiyonundan aşırı sağcılar yer alıyor. Parti, konumunu önemli ölçüde geliştirdi ama genel tabloda hiçbir şeyi değiştirmiyor.
Geçici sonuçlara göre Almanya’da AP’ye gidecek 96 milletvekilinin partilere göre dağılımı şöyle oldu: “CDU 23, CSU 6, AfD 15, SPD 14, Yeşiller 12, BSW 6, FDP 5, Sol Parti 3, Özgür Seçmenler 3, Volt 3 ve diğer partiler 6.”
Almanya’da Avrupa Halk Partisi’ne bağlı Hıristiyan Demokrat ve Hıristiyan Sosyal Birliklerin (CDU/CSU) muhafazakar bloğu yüzde 30,2 oyla kazandı. CDU/CSU ulusal sahnede muhalefette ve iktidardaki Almanya Sosyal Demokrat Partisi oyların yüzde 14’ünden azını alarak yüzde 15,9 oy alan Almanya İçin Alternatif’in (AfD) ardından yalnızca üçüncü sırada yer alıyor. Yani seçmenlerin yüzde 45’inden fazlası Şansölye Olaf Scholz’un mevcut gidişatına karşı oy kullandı.
AP seçimlerine katılım yüzde 51 ile 2019’daki son seçimlerden (yüzde 50,66) biraz daha yüksek oldu.
Bunların hepsi ön veriler olmasına rağmen genel tablonun değişmesi beklenmiyor.
Avusturya Özgürlük Partisi’nin önde olduğu Avusturya’da AP’nin 20 yeni üyesini belirlemek üzere yapılan seçimde aşırı sağcı FPÖ önceki seçime oranla oylarını yüzde 8,3 oranında artırarak birinci parti oldu. Oy oranını yüzde 25,5’e yükselten aşırı sağcılar (bir önceki yüzde 17,2) AP’deki sandalye sayısını 3’ten 6’ya çıkarttı.
Benzer bir tablo, Başbakan Alexander De Croo’nun Flaman liberal Açık VLD partisinin altıncı sıraya gerilediği Belçika’da da yaşanıyor. Belçika’da sadece Avrupa Parlamentosu seçimleri değil, ulusal parlamento seçimleri de yapıldı ve bu, krallık için hükümet değişikliği anlamına geliyor.
Ülkede kısmi yerel seçimlerin de birlikte yapıldığı İtalya’daki AP seçimlerinde sağ koalisyon iktidarının büyük ortağı Başbakan Giorgia Meloni’nin partisi İtalya’nın Kardeşleri (FdI) yüzde 27,7’lik oy oranıyla ilk sırada yer aldı.
Onu, yüzde 23,7 ile ana muhalefet Demokratik Parti (PD), yüzde 11,1 ile Muhalefetteki 5 Yıldız Hareketi (M5S), yüzde 10,5 ile Dışişleri Bakanı Antonio Tajani’nin partisi Forza Italia (FI), yüzde 8’le aşırı sağcı Matteo Salvini’nin partisi Lig takip etti.
