Batman’da matbaa işletmecisi Abdurrahman Özmen, 1960 model komple mekanik basım makinesini aktif bir şekilde kullanarak ekmeğini kazanmaya devam ediyor.
Batman merkezde 1960 yapılı 64 yıllık matbaa makinesini yıllardır aktif olarak kullanıp, geçimini sağlamaya çalışan Özmen, yıllara meydan okuyan cihazı ilk günkü gibi kullanmaya devam ettiklerini söyledi.
64 yıllık tarihi makineleriyle yılladır mesleğini sürdürmeye devam ettiklerini belirten Özmen, makinelerinin tamamen manuel olduğunu ve elektronik bir aksamının olmadığını ifade etti.
Tamamen manuel olan tarihi makinenin tüm aksamlarını elleriyle parçalayıp tekrar birleştirerek basım haline gerebildiklerini ifade eden Özmen, işlerinin büyük bir bölümünü halen emektar makine yaptıklarını belirtti.
Yarım asrı aşkın ömrüyle halen aktif bir şekilde çalıştırılan matbaa cihazı aktif olarak kullandıklarını belirten Özmen, teknolojinin ilerlemesi ve maliyetlerin artmasıyla matbaa sektörünün daraldığını vurgulayarak eski günleri mumla arar olduklarını söyledi.
“Eskiden matbaalarda el ustalığı çok önemliydi”
Matbaa sektörüne başladığı ilk yıllarda işlerinin büyük bölümünün el emeğiyle yapıldığını belirten matbaa işletmecisi Abdurrahman Özmen, “Matbaa işini ilkokul ikinci sınıftan beri yapmaktayım. Neredeyse 35 yılık bir emeğim var bu meslekte. İlk dönemlerde el dizgisi hurufat dediğimiz kurşun harplerle matbaacılık yapıyorduk. Bütün işlerimizi el dizgisiyle yapıp, kalıp oluşturup öyle baskı yapıyorduk. Tabi sonradan teknolojinin gelişmesiyle ofset baskılarının çıkmasıyla iş daha çok kolay ve basitleşti. O dönemlerde işlerimizin tadı daha çok vardı. Usta olan, el becerisi iyi olan ve güzel iş yapan usta, iyi iş yapar ve iyi kazanıyordu.” şeklinde konuştu.
“Yıllardır bu cihazın sırtından ekmek kazanıyoruz”
1960 yapımı matbaa cihazını halen aktif bir şekilde kullandıklarını ifade eden Özmen, “Tabi teknolojinin ilerlemesiyle bilgisayarların devreye girmesiyle birlikte artık hurufat dönemindeki o tat kalmadı. Her şey daha hızlı oldu ama kazanç oranı çok düştü. Daha önce çalıştığım yerde de bu tür cihazlar kullandım. Bu cihazı da 12 sene önce Ankara’da bir iş yerini kapatan bir matbaacı arkadaşımdan aldım. O zamandan beridir bu cihazı sorunsuz çalıştırıyoruz. Cihazımız 1960 modeldir. Allah’a şükürler olsun yılardır bu cihazın sırtından ekmek kazanıyoruz. Matbaamızın demir başıdır.” ifadelerini kullandı.
“Bütün makineyi komple yere döküp toparladıktan sonra tekrar baskıya alarak çalıştırabiliyoruz”
Tamamen manuel olan matbaa makinesini eliyle parçalayıp tekrar toplayıp faal hale getirebildiklerini belirten Özmen, “Bu makinemiz tamamen manuel’dir ve elektronik bir aksamı yoktur. Bundan dolayı hem kullanışı kolay hem de tamiri kolaydır. Hatta şu anda bütün makineyi komple yere döküp toparladıktan sonra tekrar baskıya alarak çalıştırabiliyoruz. Tabi teknolojinin gelişmesiyle yeni çıkan dijital sistemde kalite olarak çok daha yüksek verim veriyor. Bizde şu anda bugün ki şartlara rağmen bu cihazımızla işlerimizi yürütmeye devam ediyoruz.” dedi.
“kâğıt fiyatları iki yılda 20-30 kat arttı”
Son bir iki yılda yaşanan ekonomik krizden dolayı ve pandemiden sonra dünya ekonomisinde yaşanan daralmanın maalesef matbaa sektörünü de çok olumsuz yansıdığını ifade den Özmen, son olarak şunları söyledi:
“Hammadde fiyatlarının aşırı yükselmesi işlerimizi olumsuz yönde etkiledi. Daha önce bir paket kâğıdı çok cüzi bir miktarda alırken, şu anda 20 katı 30 katı artarak yüksek fiyatlara alıyoruz. Rakamlar böyle artınca iş yapmak isteyen esnafta vaz geçiyor. Bana bu işi öğreten bir ustam bana ‘bizim mesleğimiz cumhurbaşkanlığından daha şerefli bir iştir’ diyordu. Niye? Kitap matbaadan çıkıyor. Para matbaadan çıkıyor. Her türlü yazılı evrak matbaadan çıkıyor. Ama maalesef günümüz şartlarında mesleğimiz geriye doğru gidiyor.”
