Taklit sevdamızın bir tezahürü olarak Batıdan öykünülerek kurduğumuz eğitim sisteminin acı bilançosu ağırlaşıyor. İtiraf edelim ki; maneviyatçı-ruhçu nitelikten mahrum eğitim sistemi milletin ruhunu dar ağacına çekmiştir. Zira öğretmenle öğrenci, doktorla hasta, devletle millet hasılı herkes birbiriyle bir tezat içinde, bir kaos girdabında… Maalesef Batı medeniyetinin karanlık ufkuna bizleri sürükleyen atalarımızın (!) günahını çekmekteyiz. Kangren olmuş bu sistemden kurtulmadıkça ruhlarımızın felaha, nesillerimizin selamete erişemeyeceği ayan beyan ortadadır. Aksi takdirde yakın bir istikbalde ruhumuzun istiklalinden vazgeçme mecburiyetinde (maazallah) kalabiliriz. Hasılı tüm varlığımız ve benliğimizle yüce bir idealizme muhtacız. Bu ise beşer üstü bir varlığın ürünü olan İslâm İdealizmidir.
Bu yüce idealizmin ayak seslerini duyduğumuz her anda, geleceğini umduğumuz her evrede, iniltisini hissettiğimiz her seçimde öne atılmayı farz bildik. Bu vesileyle nice galibiyete yelken açan iktidarımız fizikî bir şahlanışı gerçekleştirdiği gibi ruhî bir inkılâbı ve inkişâfı maalesef yakalayamamıştır. Hatta bugün idealizmimizle realitenin bir tezat halinde olduğunu üzülerek müşahede etmekteyiz. Kazanırken kaybetmenin acısı benzersizdir. Kan revan tırnaklarla ve kılı kırk yararcasına elde edilen hakimiyetin çürük bir ipliğe dikilen hülyalar olabileceği hayali bile cinnet vesilesi…
Artık söylemlerimizin eyleme ve hayallerimizin ise realiteye dönüşmesi gerekmektedir. Hareket noktasının yollar, kaldırımlar ve fabrikalar yerine okullar, kitaplar ve müfredatlar olması gerekmektedir. Ruh ve ahlâk bakımından önder ve ender bir nesli öngören ve gerçekten millî olan bir eğitim-öğretim sistemini derhal icraata geçirmeliyiz. Rahmetle anılmak istiyorsak lânetle andığımız cebâbirenin dayatmasını bir kenara bırakarak ahlâk nizamımızı yeniden tesis etmeliyiz. Her ne kadar geçmişin günahının bedelini ödüyor olsak da gelecek kuşaklara kendi günahımızın diyetini ödetmemeliyiz. Hasılı tüm varlığımızla ve benliğimizle muhtacız;
Yeniden millî bir eğitime,
Yeniden ruhî bir yükselişe,
Yeniden ahlâkî bir terakkiye,
Yeniden idealar âlemine,
Yeniden İslâm idealizmine…