back to top
17.5 C
İstanbul
15 Ekim 2024 Salı
17.5 C
İstanbul
Ana SayfaYazarlarŞey Tan Mısınız?

Şey Tan Mısınız?

Hizbuşşeytan çalışıyor,
Partiler çalı(şı)yor! Bedelini toplum olarak ödemeye devam ediyoruz.

04 Ekim 2024 Cuma günü medyaya düşen elem verici habere millet olarak hüzün ve öfkeyi bir arada yaşayarak tepki verdik.

Semih Çelik isimli genç, okul arkadaşı ve akranı olan iki genç kızı vahşi hislerle öldürmüş, kendisi de intihar ederek canına kıymış.

Konuya kriminal olarak baktığımızda hadise çılgın bir gencin iki masum kızı öldürmesi olarak görülecektir.

Şekil itibariyle, üç gencin hayatlarına son vermelerine, ailelerini büyük bir üzüntüye sevk etmelerine sebep olan bu durumun insani boyutuna dikkat çekilmesi gerekiyor.

Meselenin arka planında öldürülen genç kızların ve öldüren gencin psikososyal çevrelerine, aile ilişkilerine, bu yaştaki gençlere tesir eden ezoterik örgütlerin varlığına dikkat edilmelidir.

İçinden geçtiğimiz bu günlerde yaşanan olaylar cihetiyle toplum olarak zor zamanlara şahitlik ediyoruz.

Atalarımızın dediği gibi; Su uyur, düşman uyumaz.

Ülkemiz üzerinde, emelleri olan kadim düşmanlarımızın; askeri, siyasi taarruzlarına şahit oluyoruz. Özellikle hain emellerini gençlerimiz üzerinde gerçekleştirerek toplumsal dinamiklerimize doğrudan saldırıldığını görüyoruz.

Milli, manevi değerlerin toplum olarak başta eğitim sistemi eliyle ihmalinin sonucunda karşımıza çıkan durumdur.

Gençlerimizi korumak adına, kökü dışarıda olan siyonist aklın paydaşı olarak bilinen Şeytan’a tapan, Şeytan’a tapınma ayinleri yapan, bu sebeple masum kedileri işkence ederek öldüren Satanizimin; müzikleri, dansları, giyimleri, sembolleri üzerinden gençlerimize musallat olan şeytani yapılara karşı milli güvenliği ilgilendiren konulara gösterilen hassasiyetin gösterilmesi gerekiyor.

Hadisenin psikolojik yönü toplum üzerinde yaşattığı travmadır.

Sosyolojik yönüne baktığımızda, kontrol edilemeyen internet ağı, zararlı tesirlere karşı savunmasız bırakılmış bir gençlik, çocuklarının beklenti ve ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalan ailelerimizin yaşadığı acziyet giderilmeden benzeri acıların önüne geçilemeyecektir.

Devletimiz, 25 yaşına kadar gençlerimizi şerli alışkanlıklara ve bağımlılıklara karşı korumak, gereken her türlü tedbiri almak zorundadır.

Zararlı fikirleriyle topluma zarar veren yapılara karşı gerekli bilinçlendirme, eğitim ve güvenlik çalışmalarına ağırlık verilmelidir.

Devletimizin Narkotiğe gösterdiği hassasiyeti toplumu ve gençliği ifsat eden siyonist ve paganist düşünce ve örgütlenmelerine karşı göstermesi, benzeri vahşetin tekrar yaşanmasında caydırıcı olacaktır.

Aile Bakanlığı ergen ve genç psikolojisi hakkında aileleri medya organları ve sosyal ağlar üzerinden bilgilendirmelidir.

Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Belediyeler gençliğe yönelik beden ve ruh gelişimi faaliyetlerine ağırlık vermelidir.

Diyanet Teşkilatı sahada daha fazla sorumluluk almalı, gençlerin inanç değerlerine erişebilmesi için okullarda bilgilendirme çalışmaları yapmalıdır.

Aileler olarak evlatlarımıza doğru bilgiye ulaşabilecekleri ortamları hazırlamalı, ahlaklı çevrelerle iletişim kurmalarına rehberlik etmeli, bu konuda gerekli desteği vermeliyiz.

Toplumumuzun çocuklarımıza ve gençlerimize karşı sorumluluk alması şarttır. Aile, öğretmen, okul idaresi, imam, muhtar, belediye başkanı, kaymakam, vali, siyasi parti örgütleri, her aşamasıyla kamu yönetimi artık elini taşın altına koymalıdır.

Gençlerimizin, kadim düşmanlarımızın hedefinde olduğunu hatırdan çıkartmadan, en kıymetlilerimiz olan yavrularımızı her türlü zararlı alışkanlık ve çevrenin tesirinden korumak zorundayız.

Yakın tarihimizde yaşanan benzeri olaylarda başrol temelde aile olarak karşımıza çıkıyor. Ailelerin dindar görünümde olmaları yeterli gelmiyor.

Gençlerimizin ahlak ve maneviyat alanında çok iyi kuşatılmadığından, korunup sakındırılmadığından en deli çağlarında çılgınlıklara sebep olabiliyorlar.

Küçük yaşlardan itibaren çocuklara iman esasları izah edilerek ezberletilmelidir. Ergenlik öncesi dönemde imanın altı esası, İslam’ın beş esası gibi öğrenilmesi çok kolay olan 52 farz çocuklarınıza belletilmelidir.

Her türlü nimetin aileleri eliyle çocuklarımızın üzerine yağdırıldığı bir zamanda, çocuklarımız dinini, geleneğini düşman biliyor. Çaresizce düşmanlarının eline sığınıyor.

Maalesef hayat boşluk kabul etmiyor. Evlatlarımızın gönlünü Allah sevgisi ve Allah’a kul olmanın gerçekleriyle dolduramıyoruz. Bizim Allah sevgisiyle dolduramadığımız evlatlarımızın gönüllerini şeytan ve dostları kendi inanç ve ritüelleriyle kolayca doldurabiliyor.

Dileğimiz bu türden yaşanabilecek olayların sonuncusunun bu olay olmasıdır.

Selam ve dua ederim.

Yazarın Son Yazıları

İlgili Yazılar

1 Yorum

CEVAP YAZIN

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Son Haberler

Son Yorumlar