Karacı subay adayları mezuniyet törenlerinde, üstelik Cumhurbaşkanımızın hazır bulunduğu törende program dışına çıkarak Mustafa Kemal’in Askerleriyiz, sloganlarını atarak kendilerine devletin imkanlarıyla sağlanan şöhret kapılarını aralamış oldular.
15 Temmuz 2016 günü cereyan eden Post İsyan darbede ortalama 16 yaşında olan bu gençlere Harp Okulunda – Milli Savunma Üniversitesi – Kara Harp Okulunda, Sancak teslim ve mezuniyet törenlerinde bu sloganları attıran reflekslerin iyi analiz edilmesi gerekiyor. Bu eylemi hazırlayan sosyolojik kurmay akıl ve pratiklerini iyi okuyup anlamanın zaruretini konuşmamız boynumuza borçtur.
Türkiye kısa adı NATO olan, Kuzey Atlantik İttifakı’na 18 Şubat 1952’de katılmıştır. Türkiye, elli yıldan fazla NATO’nun güçlü ve güvenilir bir üyesi olmuştur. NATO ve Atlantik ötesi bağ, Avrupa-Atlantik bölgesinde Amerika’nın istediği tarzda barış ve istikrarın sağlanmasında, demokrasinin, ve özgürlüklerin korunmasında belirleyici rol oynamıştır.
NATO’nun en belirgin özelliğini Bosna Savaşında, Boşnak Müslümanlara karşı girişilen katliamlarda Hollanda askerleri marifetiyle görmüş olduk.
Wikipedia’nın yazdığına göre: Katliamın ortağı NATO olmuştur.
Kısacası 1952’den bu güne NATO’ya asker olanların 10.Yıl marşlarıyla nasıl on binlerce gencimizi darbeler eliyle kırıp geçirdiğine yakın tarih yazılı ve görselleriyle şahitlik etmeye devam ediyor.
Son aktif NATO askeri darbesiyle 12 Eylül 1980’de, Bizim çocuklar başardı, denilen kanlı 1980 darbesi.
Post modern yaftasıyla, 28 Şubat 1997’de, Post İsyan darbesiyle 15 Temmuz 2016’da halkın üzerine bombalar ve mermiler sıkarak gerçek yüzlerini gösteren ABD/NATO’nun yetiştirdiği/devşirdiği Türk çocuklarının neler yapabileceklerini okumaya devam ediyoruz.
Mustafa Kemal maskesi arkasına gizlenip bin dört yüz elli yıllık mukaddesatımız olan Hazreti Kur’an’a ve Son Peygamberimiz Hazreti Muhammed asv. hasımlık güdenlerin başta Türklükle problemlerini aşamayan, kökten gavur ya da sonradan devşirme hainler olduğunu devletin güvenlik birimleri belgeleriyle arşivlemiş ve yer yer milletin istifadesine sunulan bilgiler kamuoyuna açılmıştır.
Müslüman milletin emekleriyle ve ekmekleriyle beslenen hiç kimsenin bu millete meydan okumaya hakkı yoktur. Haddini aşanlara, bu millet 15 Temmuz 2016 gecesi hak ettiği dersi vermiştir. Gerekirse tekrar vermekte hiç bir beis görmez.
Anadolu toprakları haçlı kışkırtması eşkıyaya ve haçlı ordularına mezar olmayı görmüştür. Anadolu toprakları haçlı kanına susamıştır. Amerika’nın bilmem ne eyaletinden darbe talimatı verenlerden ders alamamış yeni yetme devşirme NATO çocuklarına/askerlerine acilen hatalarından dönmelerini tavsiye ederiz.
Müslüman Anadolu insanının bu dünyada gömüleceği toprağı ve mezarı seçme hakkı vardır. Tıpkı Çanakkale Savaşı’nda olduğu gibi. Ya Müslüman şehitliklerine gömülürüz veyahut Anzak mezarlıklarına. Tercih bizim elimizde. Giydiğimiz üniformanın hakkını vermek gerek. Her fırsatta üzüm hoşafının üzerinde niye yağ yok diye kazan kaldıranların haliyle ve akıbetiyle karşılaşmak mukadtattan olur.
Son olarak dindar nesil bahanesiyle milletin gözüne sürme çekenlerin bu olaydan sorumlu olduklarını tarihe şerh düşmek isterim. Dindar nesil palavrasıyla önce kindar bir nesil inşa ettiniz. Şimdi de paganizme kurban edilmiş bir nesli kendi ellerinizle büyüttüğünüzü hep birlikte görmüş olduk.
Sisteme meydan okuyarak çıktıkları yolculuklarında Müslüman halkı ve halkın emekleriyle teşekkül etmiş kurumları paganist sistemin kucağına oturtanlara mahşer gününde hesaplarının ağırlığının 20 yılda kazandıkları mal varlıklarından daha ağır geleceğini müjdelerim. Umarım bu yaptıklarımızın cezasını çekmeden can veremezsiniz. Belki biraz aklınız varsa hatanızı anlarsınız.
Gerçi anlasaydınız çok sevdiğiniz para ve inşaat serveti için 550 bin nüfusa sahip İstanbul’un 39.ilçesi olan Sultangazi halkını toza, kire boğmaya devam etmezdiniz. Vesselam